uyku eğitimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
uyku eğitimi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ocak 2018 Pazartesi

Memeden Kesme Sürecimiz

Merhabalar, 25 Kasım'da Mert 2 yaşını bitirdi ve bu nedenle biz de memeyi kesmeye karar verdik. Memeden kesme sürecimizden ve nasıl bir yol izlediğimden biraz bahsetmek istiyorum. Aslında tahmin ettiğimden çok çok daha kolay oldu. Hatta o kadar kolay oldu ki annem, 'Bu çocuk meğer sana ayıp olmasın diye emiyormuş' dedi, o derece yani😊 Ben, memeden keserken azaltarak kesme yöntemini uyguladım ve memeye pek düşkün olmadığı dönemi kolladım. Şansımıza bu dönem, tam doğum günü haftasına denk geldi. Ben, bu azaltarak kesme işini baya geniş zamanlara yayarak yaptım. Daha iyi anlayabilmeniz için Mert'in doğumundan 2 yaşına kadar ki emme serüvenini biraz özet geçmek istiyorum;

    ·   Mert, doğduktan 15 günlük olana kadar memeyi tam tutamama, emmeyi becerememe sorunu yaşadık, sütümü sağarak biberonla destekledim. Bu süreçte yaşadıklarımızı bu yazımda ayrıntılı olarak anlatmıştım.
  ·  Emmeyi tam olarak öğrendikten sonra kaybettiği günlerin acısını çıkarırcasına memeyi hiç bırakmadığı 1-1,5 aylık bir dönem yaşadık.
   ·   3 ay civarı tam işler düzene girdi derken 4. ayda bu sefer arkadaşın, dünyada meme dışında da bir şeylerin olduğunu fark etmeye başlamasıyla beraber meme reddi başladı. Aç olduğu halde emmek istemeyen bebekle uğraşmak, gerçekten çok zor. Çoğu anne, bu dönemin geçici bir süreç olduğunu bilmiyor ve emzirmekten vazgeçiyor maalesef. Bu sürecin ayrıntılarını da şu yazımda anlatmıştım.
   ·  4-6,5 ay arası dönemde Mert, çoğu zaman emmek istemediği halde emerek ya da kucakta gezerek uyuyor, gündüz yarım saatten fazla uyumuyor ve sabah 5'te kalkıp tekrar uyumuyordu. Kilosu, ayına göre düşüktü, ek gıdaya başlamamız gerekiyordu ama emzirip uyutmaya çalışmaktan ek gıdayı ne zaman vereceğimi bile bilemiyordum. Kısacası kafayı yemek üzereydim. 6,5 aylıkken uyku eğitimine karar verdik. Mykundak Pınar Sibirsky'den yardım aldık. Mert, uyumlu bir bebek olmasına rağmen 2 haftalık eğitim süreci gerçekten zordu ve çok sabır gerektiriyordu. Ama eğitim işe yaradı ve artık ne zaman uyuyacağı, ne zaman emeceği ve ne zaman ek gıda alacağı belli olan  ve benim için en önemlisi sabah 7'de kalkan bir bebeğim vardı. Belirli bir düzenin olması, beni çok rahat ettirdi ve Mert'in ek gıdaya geçiş sürecini sorunsuz atlatmamızı sağladı. Gündüz uykularını düzgün almasının ve günlük rutini olmasının, Mert'in gelişimini çok olumlu etkilediğini çok net gözlemledim. Peki uyku eğitiminin dezavantajları var mı diye sorarsanız, bence var. O da şu ki her koşulda bu düzeni devam ettirmeye çalışmak zor ve yıpratıcı. Seyahatler ve misafirlikler özellikle zor oluyor. Ama bu bir tercih meselesi, ben verdiğim karardan pişman değilim. Rutini önemsemeyen, çocuk istediği zaman emer, istediği zaman uyur diye düşünen anneler de olabilir, saygı duyuyorum. Ama ben böyle bir anne değilim, çocuğun bir düzeni olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak zaman geçtikçe anladım ki düzene sıkı sıkıya bağlanmak da ayrı bir stres yaratıyor. Mert'in de büyümesiyle ben de artık gevşedim ve çok abartmamak kaydıyla düzenimizi biraz esnettim. 6,5 aylıkken Pınar Hanım'ın bize oluşturduğu rutinde 2 gündüz uykusu ve 1 şekerleme vardı. Sabah uyanınca, gündüz uykularından uyanınca, akşam uykusuna yatmadan önce ve uyku öğünü olmak üzere günde 6 kere emziriyordum. O dönemde bir meme düşkünlüğü olmadı için bunların haricinde emmek istediğini hatırlamıyorum.
  •  Herhalde 9 ay civarı akşamüstü şekerleme uykusunu bıraktı, dolayısıyla emzirme sayısı 5'e düştü.
  •             Pınar Hanım, uyku öğününü 10. ayda kesmemizi söylemişti ama ben kilosu düşük olduğu için biraz daha devam ettim, normalde uyku öğünü verdiğim saat olan 11-12 gibi kendisi uyanıyordu ben de emziriyordum. 13. ay civarı uyanmamaya başladı, ben de uyku öğününü kestim. Uyku öğününü kesince emzirme sayımız, 4'e düştü.
      ·    1 yaşından sonra dış dünyanın ve ek gıdaların yeterince tadını almış olan Mertişko, ne varsa memede varmış diyerek memeye daha çok bağlanmaya başladı. Normalde emdiği zamanlar dışında emmek gibi bir talebi yoktu ama özellikle gündüz uykularından sonra kendine gelebilmek için mutlaka emmek istiyordu. Dışarıda olduğumuzda falan emmesi gecikirse kıyameti koparıyordu.
      ·   16 ay civarı gündüz uykusunu teke düşürdü. Böylece sabah, öğlen ve akşam olmak üzere günde 3 kere emzirir hale geldim. Yalnız öğlen uykusundan uyanınca emmesinin, öğle yemeği ile çakışması sorun yaratmaya başladı. Aç uyanıp çok emiyor, karnı doyunca yemeğini yemek istemiyordu. Bu dönemde öğle uykusuna yatmadan önce de emmek istemeye başladı, birkaç kere boş bulunup emzirdim emerken uyuyakaldı, yatağına koyunca uyandı ve bir daha asla uyumadı. Baktım böyle olmayacak bu işin sonu iyi değil, 18 ay civarı öğlen emzirmesini tamamen kaldırmaya karar verdim. Ama bu emzirmeyi kaldırmak gerçekten çok zor oldu. Üstelik o dönemde Mert ile yalnızdım, öğlen uykusundan kaldırabilecek başka biri yoktu. Uykudan uyanıp emmeyince kendine gelmesi 1 saati buluyor, aşırı huysuzluk yapıyordu. Devamlı başka şeylerle oyalamaya, dikkatini dağıtmaya çalıştım ama yine de alışması 2 ayı buldu.
    ·        22 aylık falan olana kadar sabah uyandığında ve gece yatarken olmak üzere 2 kere emzirdim. Sabah yataktan alır almaz emzirirdim. Bir sabah babası aldı yataktan, baktım meme falan demiyor gayet güzel oynuyorlar, hiç aklında yok. Ertesi sabah emzirmedim, hiç sormadı. Bu şekilde sabah emzirmesini de bırakmış olduk.
    ·    Bu şekilde azalta azalta sadece gece yatarken emzirmemiz kaldı. Aslında bu emzirmeyi, kesmeyi hiç istemiyordum. Çünkü işime geliyordu, uykuya geçişi kolaylaştırıyordu, yatmak istemediği zaman 'Aaa ama meme emicez' diye ikna ediyordum. Yani bana bir zararı yok faydası vardı. Aramızdaki bu özel iletişimin bitmesini de istemiyordum, emzirmekten çok mutluydum. Ama bir yandan da abartmanın lüzumu yoktu, eninde sonunda biteceğine kendimi duygusal olarak hazırladıktan sonra uygun zamanı kollamaya başladım. Genelde perdeyi kapatırken 'meme, meme' diye sayıklamaya başlardı. Bunu pek yapmadığı günlerden birinde biz eşimle akşam tiyatroya gittik ve akşam yatırma işini anneme devrettik. Bunu hazır olup olmadığını test etmek amacıyla yaptım. Planım tıkır tıkır işledi, hiç sormadan uyumuş. Bunun üzerine ertesi akşam perdesini kapattık ve emzirmeden direkt yatağa yatırdım, hiç sesi çıkmadı. İnanılır gibi değil derken 3. akşam plan biraz bozuldu, tam yatarken birşeye  siniri bozulmuştu biraz da bu nedenle perdeyi kapatırken 'meme' diye tutturdu, ben de toptan sinirini bozmayayım diye emzirdim. Ama ertesi gün aydede sağ olsun durumu toparladık, yine 'meme' dedi ama ben pencereden gözüken ay dede ile dikkatini dağıttım, sonra yatağına yatırdım. Ertesi günlerde de yine emzirmedim, herhalde 1 haftadan sonra 'meme' demeyi bıraktı. Böylece Mert'i tahminimden çok çok daha kolay bir şekilde memeden kesmiş oldum. Tabii emmeden uyumak, uykuya geçişi biraz uzattı. Yatma saatimiz iyice uykusunun gelmesi için yarım saat kadar ileri alındı. Emzirmenin yerine kitabı koyduk. Eskiden de yatmadan bir kitap okurduk ama şimdi 5-6 kitap okuduğumuz oluyor. Emdikten sonra yatağına yatırdığımda ya hiç sesi çıkmaz ya da 5-10 dk mırıldanırdı. Şimdi bazen 30-45 dk mırıldandığı, şarkılar söylediği oluyor ama hiç ağlamıyor. 
   Evet, bizim 2 yıllık emzirme maceramız bu şekildeydi, çok şükür mutlu sonla bitti. Size de  tavsiyem, eğer zorunluluk nedeniyle birden kesme söz konusu değilse bu şekilde aşamalı azaltarak kesmeniz. Hem anne, hem çocuk için psikolojik olarak daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Biliyorum ki memeden kesebilmiş olduğunuzu hayal bile edemediğiniz dönemler oluyor ama emin olun ki çocuklar her şeye, bizden çok daha kolay adapte oluyorlar. Çocuğunuzu iyi gözlemleyin, doğru zamanı kollayın ve baba-anneanne-babaanne desteği alın.

      İyi şanslar...